TEDAVİ ALANLARIBurun Tıkanıklıkları
"Bilgilendirme Amaçlıdır."
Burun tıkanıklığının halk arasında bilinen nedenleri, burunda kemik-kıkırdak eğrilikleri veya burun eti şişmeleridir.
Ancak çocuklarda burun tıkanıklığı sıklıkla geniz eti, çocuk sinüziti ve alerjik nezle gibi durumlara bağlıdır. Bu durumlar birbirlerinden farklı gibi görülmesine karşın, belli bir aşamadan sonra birbirlerinin nedenleri hâline gelirler. Yani sık nezle-grip geçiren bir çocuğun geniz eti büyüyebilir. Geniz eti nedeniyle burun arka bölümü tıkandığında burnun temizlenme işlevi bozulabilir. Burundan temizlenemeyen polen ve toz gibi alerjenler mukozada reaksiyona yol açarak alerjik nezleyi tetikler.
Bu yüzden burun daha da tıkanır, enfeksiyonların sıklığı artar, geniz eti daha da büyür, alerji artar, tekrarlayan sinüzit ataklarına da yol açabilir; diğer bir deyişle kısır döngüye girilir ve durum kronikleşir.
Bununla ilişkili olarak kulak ve akciğer sorunlarına eğilim ortaya çıkar. Önce hangisi başlarsa başlasın, burun işlevleri bozulduktan sonra diğerlerinin oluşumunun hızlandığını sıklıkla görüyoruz. Uygulanan tıbbi tedavilerle çocuk kısır döngüden çıkarılabilirse durum hızla düzelir. Düzelme olmazsa ya da düzelip yeniden tekrarlamalar görülmekteyse, küçük hastamız ameliyata adaydır.
Burun yerine ağız solunumu yapan çocuklarda dişlerin yanlış çıkması, diş çürükleri ve diş eti sorunları da daha fazla görülür. Çocukluk döneminde ileri derecede burun tıkanıklığı, yüz ve çene büyümesinde bozukluklara (ortodontik sorunlar) yol açabilir. Bunun dışında hava burundan değil ağızdan alınırsa boğaz bölgesine doğrudan temas ederek bu bölgelerdeki mukozaların kurumasına yol açar, doğal direncin düşmesine neden olur. İçerdiği bakteri ve diğer mikroplarla kronik farenjit gibi enfeksiyonlara eğilim oluşturabilir.
Astımlı çocukların hasta olmayanlara göre akciğerlerine 3 ila 4 kat daha fazla zorlu solunum havası çektiği bilinmektedir. Böylelikle akciğerlere ulaşan alerjen ve diğer zerreciklerin miktarı daha fazla olacaktır. Burun solunumu yapıldığında, burundaki filtre mekanizması sayesinde akciğerlere giden alerjen miktarı belirgin olarak düşecektir. Bu sayede çocuk hasta astım atağını tetikleyen nedenlere daha az maruz kalacaktır.
Astım hastası olmasa da, burun tıkanıklığı olan çocuklarda astım benzeri klinik tablolar da görülebiliyor. Bu durumda bronşlara ulaşan havanın değişkenliği nedeniyle tıkanmalar yaşanabilmektedir. Bu duruma tıpta “rinobronşial sendrom” adını veriyoruz.
Çocuklarda da horlamanın genellikle birden çok nedeni vardır. Kısaca düşünüldüğünde, horlama veya gürültülü-hırıltılı solunum havanın daralmış ya da tıkanmış solunum kanallarından geçmekte olduğunu işaret eder.
Sağlıklı bir çocuğun burundan aldığı nefes, sırasıyla geniz boşluğu, boğaz, gırtlak-yutak, nefes borusu ve bronşlardan geçerek akciğerlere ulaşır ve aynı yollardan geriye giderek burundan verilir. Çocuklarda horlamaya yol açabilecek hastalıklar örneğin; burun tıkanıklığına yol açan kemik-kıkırdak kaynaklı burun eğrilikleri, burun eti yani diğer adıyla “konka şişmesi”, sinüzitler veya geniz eti ve bademcik sorunları gibi sebeplerdir. Bademcikler büyükse de çocuk horlar.
Ayrıca özellikle fazla kilolu çocuklarda dil ve boyun bölgesindeki yağ ve yumuşak dokuların artışı da, özellikle sırtüstü yatar pozisyonda boğaz bölgesine baskı yaparak horlamayı artırabilir. Ses telleri veya nefes borusundaki bazı hastalıklar daha çok hırıltı şeklinde seslere ve solunum sıkıntısına neden olur. Kulak burun boğaz alanında, çocuklarda horlamaya yol açan tüm bu sorunlar rutin muayenede kullanılan ince endoskoplarla doğrudan teşhis edilebilmektedir.
Çocuklarda horlama ile birlikte nefes tutması da oluyorsa, bu durum çok önemlidir ve “uyku apnesı sendromu” adı altında mutlaka incelenmelidir.